Orzei of Varekan – Cüce Berserker
Zenginlik ve huzur içinde yaşayan Varekan şehrinin —cücelerin denize kıyısı olan tek şehrinin— bir tüccar oğlu olarak doğan Orzei, çocukluğundan beri halkının tarihine büyülenmişti. Özellikle Drow’larla olan bitmek bilmeyen düşmanlığı anlatan efsaneler onun tutkusunu körüklemiş, bu tutku zamanla fanatik bir takıntıya dönüşmüştü. Babasının ticaret yolunu reddetti; trinket ve süs eşyaları satmak yerine, atalarının kan davasını sürdürmeyi seçti.
Cüceler bir zamanlar Drowlar tarafından ihanete uğramıştı — ve Orzei’ye göre, düşman hâlâ nefes alıyor, karanlıkta planlar kuruyordu. Bir gün yeniden saldıracak, krallıklarını yerle bir edecekti.
Bu öfke ve kana susamışlıkla Orzei, Lo Fuin bataklıklarının karanlık kalbindeki Zander’s Peril karakoluna katıldı. Burada, akademisyenlerin ve kaşiflerin koruması altında çalışıyor görünse de, gerçekte kendi kişisel savaşını sürdürüyordu: her Drow’u bulup öldürmek.
Yıllar geçtikçe Orzei, Drowların hareketlerini, nefes alışlarını, hatta bataklıktaki sessiz ilerleyişlerini bile sezebilen bir içgüdü geliştirdi. Çoğu zaman kurbanları onun varlığını fark etmeden önce baltası kafalarına iniyordu.
Ancak bu amansız nefret dikkat çekti. WEHL’e bağlı bir bilgin, karakol komutanlığına bir rapor göndererek Orzei’nin tarafsız Glanbelite Drowları da öldürdüğünü, bu yüzden bölgedeki kırılgan barışın tehlikeye girdiğini bildirdi. Zander’s Peril konseyi, öneriyi onayladı: Orzei’nin görevi sonlandırılacak, ama WEHL onun öfkesini ve savaş yeteneğini canavar avına yönlendirecekti.
Başta sürgün gibi görünse de Orzei, bu teklifte bir onur gördü. Artık baltasını yalnızca kendi halkının değil, tüm Tharador’un huzuru için kaldıracaktı.
Drowların kanına doymuş bir yürekle, şimdi canavarların üzerine yürüyordu — çünkü onun için karanlık, nerede olursa olsun, bir düşmandı.









Değerlendirmeler
There are no reviews yet