Cylantros Azurius – Inderimaeth’in Paladini
Sundestra’daki Kükreyen Gelgit Tapınağı’nda büyütülen Cylantros, bebekken terk edilmiş ve tapınağın hizmetine verilmiş bir yetimdi. Ne var ki Inderimaeth’in tapınakları, diğer tanrıların katı mabetlerinden oldukça farklıdır; genç müritlerine duygularını ifade etmeleri ve özgür iradeyle hareket etmeleri teşvik edilir. On üç yazı geride bırakanlara kendi yollarını çizme hakkı tanınır, ancak pek azı ayrılmak ister; zira bu tapınak onlara bir yuva ve aitlik hissi sunmuştur. Cylantros da bu istisnalardan biri değildi. Yine de, tapınaktaki ruhbanlar onun dini vecibelerinden çok fiziksel yeteneklerine dikkat kesilmişti.
Inderimaeth’in paladinleri de zaten genellikle bu şekilde seçilir; zeka yerine cesaret ve kuvvetle. Cylantros aptal biri olmasa da, bir kâtip ya da rahip olmak onun için ziyan olurdu. Bu yüzden açık denizlerde, Quorenderi’ye tapan tarikatların izini sürmek üzere sefere gönderildi—hem derinliklerin altında hem de yüzeyde. Dragonblight krizi Sundestra’yı vurduğunda, Kükreyen Gelgit Tapınağı nadiren zarar gören birkaç sığınaktan biriydi. Cylantros, Katarn Denizi’ndeki görevinden döndüğünde bu manzarayla karşılaşınca büyük bir minnettarlık duydu. Yine de, dönene dek birçok kardeşi şehri savunurken ya da kaçanlara yardım ederken hayatını kaybetmişti. Bu olaydan sonra, Tharameni Kilisesi’ne destek vererek Namneri’nin Kadehi’nin parçalarını Tharador’un sularından toplamaya kendini adadı.
O günden beri tapınakta yerinden kıpırdamadan beklemekteydi, zira tekrar sefere çıkarsa Sundestra’nın yine başına bir felaketin çökeceğinden korkuyordu. Yeniden inşa çalışmalarına elinden geldiğince destek verse de, şehrin ortasında biten etten kuleyi ve sokaklarda dolaşan uğursuz varlıkları hatırladıkça yüreği daralıyordu. Bu yüzden, Baradin Blackbeard adındaki küstah kaptan gelip Inderimaeth’in ruhbanlarına “altın ve şan” karşılığında, kaderi belirsiz bir sefere katılmalarını teklif ettiğinde gönüllü oldu. Cylantros, çok uzun süredir yıkıntıların arasında beklediğini hissetmişti ve yeniden denizle bir olmak istiyordu. Ölüm onu denizde karşılasa bile, hiç değilse ebedi kardeşlerinin yanında olacaktı.
Değerlendirmeler
There are no reviews yet